27 Ocak 2009 Salı

HAZIR YUFKADAN MUSKA BÖREK




Çalışan kadınların kurtarıcılarından biri milföy diğeri de hazır yufkadır hiç şüphesiz. Milföy ya da hazır yufkadan yapılmış, tadı üç aşağı beş yukarı aynı da olsa, farklı görünen börekler yapmak ve yemek daha çok hoşuma gidiyor. Yani yemek mideden önce göze hitap etmeli :)) Bu böreği de öğrenciyken ev arkadaşım yapardı, Sofra dergisinin eski bir sayısında bu böreği görünce o günleri yad etmek adına hemen yaptım, fakat fotografları bir türlü düzenleyemediğimden aylardır bekleyip duruyor. Siz de yufkayı değişik şekillerde börek haline getirmek isterseniz hem pratik hem de şık olan bu halini deneyin derim. Bu arada kıymalı versiyonu da çok lezzetli oluyor ... Şimdiden afiyet olsun.



Malzemeler :

4 adet yufka
1 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 çay bardağı süt
1 adet yumurta
İç harcı için beyaz peynir

Yapılışı :

Su, süt ve yağı bir kapta karıştıralım.
Yufkanın bir tanesini masanın üzerine serelim.
Karışımdan koyup, her tarafına güzelce sürelim.
İkinci yufkayı da ilkinin üzerine koyup aynı şekilde harcımızla ıslatalım.
Daha sonra fotograflarda görüldüğü gibi dört kenarından kare olacak şekilde katlamalar yapalım.
Köşeleri ortada birleştirecek şekilde (zarf gibi) katlamaya devam edelim.
Elde ettiğimiz karenin ortasına peynirden koyup köşeleri gene ortada birleşip yeni bir kare oluşturacak şekilde katlayalım.
Bu şekilde dört adet üçgen elde etmiş olacağız.
Bu üçgenleri de ortadan ikiye keserek sekiz parça börek elde edelim.
Diğer 2 yufkayı da aynı şekilde hazırlayalım.
Börekleri yağlanmış fırın tepsisine koyup üzerine çırpılmış yumurta sürelim.
200C de 30 dakika civarında üzeri kızarıncaya kadar pişirelim.
Afiyet olsun.









15 Ocak 2009 Perşembe

PRENS TATLISI


Son zamanların en çok konuşulan programlarından biri Yemekteyiz bizi de etkisi altın aldı. Ama bir çoğunun yaptığı gibi, tartışmalardan ve eleştirilerdan keyif aldığım için değil bir yemek programından bilmediğim neyi öğrenebilirim diye izliyorum. Bu tatlıyı da bu programa katılan bir yarışmacı yapmıştı. Genelde sert ve çoğu zaman anlamsız eleştirilerin yapıldıgı bir programda övgüler alan bir tarifi mutlaka denemem lazım diye düşündüm. Sonuçta umduğumuz gibi çok lezzetli bir tatlı ortaya çıktı. Tek başına bile çok lezzetli olan o kadar malzemeyi biraraya getirmek bomba gibi bir tatlı yaratır di mi :))
Tarifte orjinaline sadık kalmaya çalıştım ama frambuaz bulamadığım için yerine dondurucumda bekleyen vişneleri kullandım. Bir de çikolatalı sosun şekersiz acımsı bir tadı olacağını düşündüğümden şeker ilavesi yaptım. Tam 8 adet kup elde ettim bu tarifle. Deneyenlere şimdiden afiyet olsun.

Malzemeler :

750 ml süt
1 paket vanilyalı puding
1 su bardağı süt
1 paket kremşanti
6 adet halley
1 su bardağı dövülmüş ceviz
½ su bardağı dondurulmuş vişne

Çikolatalı sos için :

½ litre süt
50 gram kakao
3 yemek kaşığı toz şeker

Yapılışı :

750 ml sütün içine toz pudingi ekleyip sürekli karıştırarak pişirelim.
Puding kıvamına gelince ocaktan alıp soğumaya bırakalım.
Pudingi soğurken kabuk tutmaması için ara sıra karıştıralım.
Yarım litre süte, kakao ve toz şekeri ekleyip ocağa koyalım.
Kaynayana kadar sürekli karıştırarak pişirelim.
Daha sonra soğuması için ocaktan alalım ve kabuk tutmaması için sık sık karıştıralım.
Bir başka kapta, 1 su bardağı sopuk sütle krem şantiyi çırpalım.
Halleyleri küp küp doğrayalım. Bir halleyi 20-25 parçaya bölelim.
Puding iyice soğuduktan sonra krem şantiye ekleyip, mikserde kısa süreli karıştıralım.
İçine ceviz, halley parçaları ve vişneleri de ekleyip, kaşıkla şöyle bir karıştıralım.
Hazırladığımız karışımı kuplara koyalım.
Tatlımızın üzerini hazırladığımız çikolata sosuyla süsleyip buzdolabına kaldıralım.
En az 2-3 saat beklettikten sonra servis yapalım.
Afiyet olsun.

6 Ocak 2009 Salı

KAVALA KURABİYESİ


Edirne gezimizde aldıgımız kavala kurabiyelerinin tadı günlerce damağımızdan gitmedi, "neden daha fazla almadık ki" diye pişmanlığımızsa çok daha uzun sürdü... O kurabiyelerden tatmak Esraya ve eşine de kısmet olmuştu. Ümitin "kavala da kavala" diye tutturması üzerine Esra internette yoğun bi araştırma yaptı ve Çerkez Kızının kavala kurabiyesini yapmaya karar verdi. "Bu ölçü bizi kesmez" diye düşünüp miktarları da iki katına çıkardı. Sonuç gerçekten mükemmeldi. Edirne kavalasının o tadını birebir yakalamak mümkün olmasa da çok çok yakın lezzet de kurabiyelerdi bunlar. İstanbulda Edirneden getirip kavala kurabiyesi satan bir kaç pastane vardı ama Ankarada rastlamadım. Eğer bilen varsa ve yorum bırakırsa çok memnun olurum.
Bence mutlaka deneyin, eminim favori kurabiyelerinizden olacak. Şimdiden afiyet olsun.


Malzemeler :

2 su bardağı un
6 yemek kaşığı tereyağ
8 yemek kaşığı pudra şekeri
2 yumurta akı
1 su bardağı file badem
1 paket vanilya
1 tatlı kaşığı kabartma tozu
Üzeri için pudra şekeri


Yapılışı :

Unu ve bademleri bir tavaya koyup sürekli karıştırarak pembeleşinceye kadar kavuralım.Kavurdugumuz malzemeyi soğumaya bırakalım.
Soğuduktan sonra pudra oda sıcaklığındaki tereyağını, yumurta akını, pudra şekerini, vanilya ve kabartma tozunu ekleyelim.
Tüm malzemeleri güzelce yoğuralım.Hamur çok zor toparlanan bi hamur oluyor, bu durumda ısrarla yoğurmaya devam etmek gerekiyor. Gerekirse biraz daha un serpebilirsiniz.
Hamurumuzu hazırladıktan sonra, kurabiye kalıpları ya da bardak yardımıyla ay şeklinde keselim.
Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizelim.
Önceden 175C ye ısıtılmış fırında 15-17 dakika pişirelim.
Kurabiyeler çok pembeleşmeden, kızarmadan fırından almak lazım. Fazla piştiği zaman sertleşir.
Kurabiyelerin daha fazla pişmemesi için hemen tepsiden alalım.
Soğuduktan sonra pudra şekerine bulayıp servis yapalım.
Afiyet olsun.