31 Aralık 2007 Pazartesi

STICKY TOFFEE PUDDİNG


Öncelikle herkesin yeni yılını kutlamak istiyorum. Her yeni yılın bir öncekinden daha güzel geçmesini,bir önceki yıl olmasını istediğimiz ama gerçekleşmeyen olayların bu yıl gerçekleşmesini,bir önceki yıl yaptığımız hataları tekrarlamamayı,yeni yılda pişmanlıkların ve keşkelerin olmamasını isteriz. Umarım yeni yıl tüm güzellikleriyle gelir ve tüm dilekleriniz gerçek olur :))
Tarifimize gelince İngilizlerin meşhur tatlısı “Sticky Toffee Pudding”. Hurmayı çok seven,sadece Ramazanda değil 4 mevsim evinden eksik etmeyen biri olarak çoktandır denemeyi istediğim ve tadınca epeyce geciktiğimi bir kez daha kabul ettiğim bir tarif. Tarifi buradan aldım ancak üzerinde eldeki imkan ve malzemelere göre küçük değişiklikler yaptım. Sosu burdaki tarife göre daha fazla yaptım ama bence keke kesinlikle tam denk geldi. Çok hoş karamelli aromaya sahip ve çok iyi kabaran bir kek oldu.

Bu arada fotograflar pek güzel çıkmamış ama ben tarifi bugün yayınlamak istediğim için gene de koydum.Siz fotograflara aldanmayın ve denemekte geç kalmayın :))





Malzemeler :

Kek için :
1 su bardağı hurma (40 adet)
1 çay kaşığı vanilya ekstresi
1 çay kaşığı karbonat
1 çay kaşığı kabartma tozu
1 su bardağı sıcak su
¾ su bardağı toz şeker
1 adet yumurta
40 gram margarin
2 su bardağı un

Toffee sos için :
50 gram margarin
200 ml krema
1 su bardağı esmer toz şeker
3 yemek kaşığı su

Yapılışı :
Hurmaları yıkayıp sıcak suyun içine atalım ve 5 dakika kaynatalım.
Daha sonra sıcak sudan soğuk suya alalım ve bir kaç dakika bekleyip,kabuklarını soyalım,çekirdeklerini çıkartalım.
Hurmaları 1 su bardağı su ve vanilya ekstresi ile birlikte ocağa yerleştirelim ve 2 dakika süreyle karıştırarak kaynatalım.
Bu işlermi derin bir kapta yaparsak taşmasını engellemiş oluruz.
Bu arada fırını 185C ye ayarlayalım ve çalıştıralım.
20X30 cm ebatındaki fırın kabımızı yağlayıp bir kenara koyalım.
Bir kapta margarin ve şekeri krema kıvamına gelene kadar çırpalım.
Yumurtayı ekleyip çırpmaya devam edelim.
Bu karışıma un,kabartma tozu ve karbonatı eleyerek koyalım.
Hurmalı karışımı da ekleyip hafifçe karıştıralım.
Kek hamurunu fırın kabına döküp 175C ye ısıttığımız fırında 40 dakika süreyle pişirelim.
Ben bu kadar sürede üstünün fazla kızaracağını düşünerek,ilk 20 dakika fırının altına yakın pişirdikten sonra,orta sıraya çıkartıp 20 dakika daha pişirdim.
Kek pişerken toffee sosu hazırlayalım.
Bunun için tüm malzemeleri karıştırıp ocağa yerleştirelim.
Kısık ateşte karıştıra karıştra pişirelim.
Kaynayınca ocaktan alalım ve soğumaya bırakalım.
Soğurken üzerinde oluşan köpükleri kaşıkla alalım.
Kek piştikten sonra dilimleyelim ve soğumuş olan sosu üzerine dökelim.
Tekrar fırına koyup 4 dakika dada pişirelim ve ılık olarak servis yapalım.
Eğer benim gibi tek kişilik kaplarda denemek isterseniz sosu dökmeden önce kekin üzerine bıçakla 2-3 çizik atarak sosun kekin altına kadar ulaşmasını sağlamalısınız.
Afiyet olsun.

28 Aralık 2007 Cuma

ISPANAKLI BÖREK



Hazır yufka resmen çalışan hanımların kurtarıcısı.Belki tadı evde açılan yufka gibi olmuyor ama pratikliği de tartışılmaz.Bu böreği de çarşamba geceki nöbetimiz için yaptım. Kalabalık ve yorucu bir gece geçirdik. Bir de üzerine klimamız bozulunca tam oldu ve klimamızın hala tamir edilemediğini söylersem ne halde olduğumuzu tahmin edebilirsiniz sanırım :(( Allahtan çıtır çıtır böreğimiz ve sıcacık çayımız vardı :)) Siz de denemek isterseniz işte tarif...




Malzemeler :

6 adet hazır yufka
1 su bardağı yoğurt
1 çay bardağı sıvı yağ
1 adet yumurta
1 paket kabartma tozu
1 kg ıspanak
1 adet soğan
2 yemek kaşığı sıvı yağ
Tuz,pul biber
Üzeri için 1 adet yumurta

Yapılışı :

Ispanakları temizleyip ince ince doğrayalım.
2 çay kaşıı sıvı yağda yemeklik doğradığımız soğanları kavurup ıspanagı,tuzu ve pul biberi ilave edelim.
Hiç su ilave etmeden ağzını kapatıp,ıspanağı pişirelim.
Soğuduktan sonra suyunu süzelim.
Diğer tarafta 1 çay bardağı sıvı yağ,yoğurt,yumurta ve kabartma tozunu karıştırıp çırpalım.
Eger yogurdunuz sulu değilse 1 çay bardağı kadar su ilave edip akışkan bir kıvam elde etmeye çalışalım.
Yufkaları üst üste yerleştirelim.
Yoğurtlu harçtan yufkaların üzerine bir kaç kaşık döküp fırçayla her tarafına güzelce sürelim.
Ispanaklı harcı da tüm yufkanın üzerine yayıp bir ucundan başlayarak rulo yapalım.
Yağlanmış fırın tepsisine ortasından başlayarak, fotograftaki gibi, sararak yerleştirelim.
Her bir yufkayı aynı şekilde hazırlayıp diğerinin ucuna ekleyerek sarmaya devam edelim.
Yufkaları birbirine eklemeden önce ilk koyduğumuz yufka rulosunun etrafına yoğurtlu harçtan sürelim.
Tüm yufkaları bu şekilde tepsiye yerleştirdikten sonra üzerine çırpılmış yumurta sürelim ve 200C ye ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 40 dakika pişirelim.
Dilimleyerek servis yapalım.
Afiyet olsun.

Not : Eğer yoğurtlu harcınızdan artasa üzerine süreceğiniz yumurtayı bu karışımla karıştırıp sürebilirsiniz. Daha kızarmış bir görünüme sahip olmasını sağlar.


25 Aralık 2007 Salı

ANNEMİN BAKLAVASI


Geçmiş kurban bayramınızı tekrar kutlayarak başlamak istiyorum. Aslında bu tatlı tarifini bayramdan önce yayınlayıp bayram ikramı için sizlere fikir vermek isterdim ama başlıktan da anlaşılacağı üzere tatlıyı yapan annem ve ben annemi (farklı şehirlerde yaşadığımız için) ve tatlıyı ancak bayram günü görebildim. Ve itiraf ediyorum ben baklava yufkası açacak kadar becerikli değilim :)) Annem tatlıyı yaparken yanında olabilseydim yapım aşamalarını da fotograflamak isterdim ama elimden geldiğince açık anlatmaya çalıştım.
Tatlının adı baklava olsa da tadı klasik baklavadan çok farklı.Daha gevrek ve ağızda dağılan bir yapısı var.
Bu bayram geçmiş olsa da önümüzdeki bayramlarda denemeniz dileğiyle,işte tarif :))

Malzemeler :

Hamuru için :
2 adet yumurta
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı süt
1 çay bardağı sıvı yağ
½ kahve fincanı sirke
1-2 çay kaşığı karbonat
4 su bardağı un
Bu malzemeleri hamur haline getirecek kadar su
Açmak için 1-2 su bardağı nişasta
İçi için 2 su bardağı ceviz
Üzeri için 250 gram tereyağı

Şerbeti için :
3 su badağı toz şeker
3,5 su bardağı su
3-4 damla limon suyu

Yapılışı :

Tüm malzemeleri karıştırıp açılabilcek kıvamda biraz sert bir hamur elde edelim ve güzelce yoğuralım.
Hamuru yarım saat kadar dinlendirip, yumurtadan biraz daha küçük parçalar koparıp elimizde yuvarlayalım.
Tüm hamuru bu şekilde parçalara ayırdıktan sonra her bir parçayı nişasta yardımı ile ince bir şekilde (baklavalık yufka şeklinde) açalım.
Oklavaya sarıp iki ucundan elimizle iterek sıkıştıralım.
Bu işlem sonunda hamur pileli bir görünüm almalıdır ve dikdörtgen haline gelmiş olmalıdır.
Daha sonra açarak oklavadan çıkaralım ve temiz bir kağıt ya da bezin üzerinde 10-15 dakika kadar kurumaya bırakalım.
Kuruyan yufkaların bir ucuna (dikdörtgenin kısa ucuna) ceviz koyup rulo şeklinde saralım ve 1 cm eninde parçalar halinde keselim.
Fırın tepsisini tereyağ ile iyice yağlayıp,hazırladığımız baklavaları sıkı bir şekilde dizelim ve eritip kızgın hale getirdiğimiz tereyağını tatlımızın üzerine gezdirelim.
175C de üzeri kızarana kadar pişirelim.
Bu arada şerbetini hazırlayalım.
Şeker ve suyu bir kaba koyup kaynatalım.
3-4 damla limon suyunu ilave edip ocaktan alalım ve soğumaya bırakalım.
Tatlımız pişince tatlı sıcak,şerbet soğuk olacak şekilde şerbetleyelim.
Afiyet olsun.

Not : Eğer tatlıyı pişer pişmez şerbetlemeyecekseniz, şerbetlemeden önce tatlıyı 150C ye ısıtılmış fırında 10 dakika kadar ısıtıp şerbetleyebilirsiniz.

19 Aralık 2007 Çarşamba

17 Aralık 2007 Pazartesi

FIRINDA DANA ROSTO


Bu yemek Esra'nın bir kaç hafta önce yaptığı bir yemekti aslında.Farkında olmadan arşivde bekletip durmuşum ama isabet olmuş. Bayramdan önce yayınlayarak kurban etlerinizi değerlendirmek için alternatif yaratmak istedim. Hem yapımı kolay hem de lezzetli,yanında pilav ve ayranla mükemmel oluyor.Şimdiden afiyet olsun.

Malzemeler :

750 gram dilimlenmiş rostoluk dana eti
2 adet domates
6-7 adet çarliston biber
1 çay bardağı sıvı yağ
Tuz,karabiber,pul biber,kekik,kimyon
1 yemek kaşığı salça
1 su bardağı et suyu ya da sıcak su

Yapılışı :

Etleri baharat ile terbiyeleyelim.
Tavaya sıvı yağı koyup etlerin her iki tarafını da güzelce kızartalım.
Kızarttığımız etleri bir fırın kabına alalım.
Domateslerin kabuklarını soyup,irice dilimleyelim.
Biberlerin çekirdeklerini çıkartıp,dikine ikiye keselim.
Fırın kabına yerleştirdiğimiz etlerin üstüne bir silim domates ve dilim biber yerleştirelim.
Salçayı sıcak su ile karıştırıp etlerin üzerine gezdirelim.
Etleri kızartmak için kullandığımız sıvı yağdan kalanı da etlerin üzerine gezdirip fırına verelim.
200C de 25 dakika kadar pişirelim.
Dilerseniz üzerinin yanmaması için aluminyum folyo kapatabilirsiniz.
Afiyet olsun.

10 Aralık 2007 Pazartesi

ISPANAKLI PASTA



Bu pastayı ilk kez 5-6 yıl önce Saliha Teyzemin elinden yemiştim ve herkes gibi ben de antep fıstıklı sanmıştım :)) Çok uzun zamandır da kendim yapmaya niyetleniyordum ama bir türlü kısmet olmadı. Bu niyetle aldığım ıspanakları börek ya da yemek olarak tükettik durduk. Bu sefer eşimin bi arkadaşının da bize misafir olmasını fırsat bilerek pastayı yapmaya koyuldum. Sonuçtan da çok memnun kaldım. Hem çok güzel kabaran hem de çok lezzetli bir kek oldu ve yiyenlerden bir sürü övgü aldı. Övgüyü pasta aldı ben değil :)) Bu pastayla ilgili bir küçük tavsiyem de pastayı ikram etmeden önce ıspanaklı olduğunu söylemeyin,hem ıspanaklı hem tatlı olması önyargıya neden olabilir,bırakın yemeden önce antep fıstıklı sansınlar :))


Malzemeler :

Keki için :
2 adet yumurta
1,5 su bardağı toz şeker
½ su bardağı sıvı yağ
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
2 su bardağı un
1 su bardağı haşlanmış ıspanak(250 gram)

Üzeri için :
1 paket krem şanti
1 su bardağı soğuk süt

Yapılışı :

Ispanağı temizleyip,doğrayalım ve çok az su ilavesi ile haşlayalım.
Daha sonra suyunu iyice süzüp 1 su bardağı olacak şekilde alalım ve mutfak robotunda ya da rondoda püre haline getirelim(püre miktarı yaklaşık ¾ su bardağı oluyor).
Diğer tarafta oda sıcaklığındaki yumurtaları şeker ile köpük köpük olana kadar çırpalım.
Sıvı yağ, vanilin ve ıspanak püresini de ekleyip karıştırmaya devam edelim.
Un ve kabartma tozunu karıştırıp eleyerek hamurumuza ilave edelim.
Karıştırıp,yağlanmış ya da yağlı kağıt serilmiş 22 cm’lik kelepçeli kalıba dökelim.
180 C de 30-35 dakika pişirelim.
Pişip pişmediğini kürdan ile kontrol edelim.
Daha sonra kalıbı tel ızgaraya ters çevirip soğuyana kadar bekleyelim.
Soğuduktan sonra keki iki ya da üçe keselim.
Ara katları ve üzerini krem şanti ile kaplayalım.
1 saat kadar buzdolabında beklettikten sonra dilmleyip servis yapalım.
Afiyet olsun.

5 Aralık 2007 Çarşamba

KABAK TATLISI



En sevdiğim tatlıdır kabak tatlısı...Hem lezzetlidir hem de masum...Hatta rejim yaparken tatlandırıcı ile pişirirdik daha da masum olurdu :)) Şimdi tam da mevsimiyken bol bol yapmalı bence. Hem tarifi de çok kolay,e hadi ne bekliyorsunuz :))


Malzemeler :

1 kg bal kabağı (kabuksuz hali 1 kg)
15 yemek kaşığı toz şeker
¾ çay bardağı su
Üzerini süslemek için fındık ya da ceviz

Yapılışı :

Kabakların kabuklarını soyup çekirdeklerini çıkartarak temizleyelim(ya da hazır temizlenmiş alabiliriz).
Daha sonra yıkayıp üçgen üçgen dilimleyelim.
Geniş ve derin olmayan bir tencereye (pilav tenceresi gibi) dizip üzerine şekerin yarısını serpelim ve bir kenarından suyu akıtalım.
Orta ısılı ocakta 15 dakika kadar pişirelim.
Kalan şekeri de üzerine serpip kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirelim.
Kabakların yumuşayıp yumuşamadığını kontrol etmek için bir dilim kabaktan bir çatal yardımıyla koparıp tadalım.
Bu arada tatlının şerbeti de iyice koyulaşmış,karamele yakın bir hal almış olmalıdır.
Kabaklar piştikten sonra ılıyana kadar bekleyelim (ki tabağa alırken parçalanmasın) ve servis tabağına alıp üzerine dövülmüş fındık ya da ceviz serpelim.
Afiyet olsun.

Not : Dilerseniz su yerine aynı miktarda süt ya da süt+su karışımı da koyabilirsiniz.

1 Aralık 2007 Cumartesi

HASIDA
(Pekmezli Cevizli Tatlı)



Bu tatlı annemin spesiyallerindendir.Özellikle kuzenim Osman geleceği zaman mutlaka yapılır. Bu da zaman zaman bizim "Osman gelmese hasıda yüzü göreceğimiz yok" şeklinde anneme takılmalarımıza neden olur :))
Hasıda yöresel bir lezzet.Ben Yozgat yöresine ait olduğunu düşünüyordum ama internette yaptığım araştırmalara göre Çorum,Sivas gibi bazı İç Anadolu illerinde daha biliniyor. Fakat o illerde yapılanında tereyağ da kullanılıyor. Bu arada başka yörelerde de "hasıda" adıyla bilinen ama bundan çok farklı tatlı ve yemekler var.
Hasıda özellikle kış aylarında yapılan kıymetli bir ikram. İçindeki pekmez ve ceviz kış soğuğunda yiyenlerin içini ısıtıyor. Fiziksel güçle çalışanlar için de bulunmaz bir enerji :)) Ama sadece yararları için yenilecek bir tatlı da değil,lezzeti de mükemmel. Bir kere deneyin bir daha vazgeçemeyeceksiniz...

Malzemeler :

3 çay bardağı pekmez
4 çay bardağı su
3 yemek kaşığı (tepeleme) nişasta
1 yemek kaşığı (tepeleme) un
¾ su bardağı iri dövülmüş ceviz

Yapılışı :

Pekmezle suyu karıştırıp bir tencereye alalım.
İçine un ve nişastayı koyup tahta kaşıkla iyice karıştıralım ve kısık ateşte pişirmeye başlayalım.
Kaynayana kadar karıştırmayı hiç bırakmayalım.
Kaynadıktan sonra altını kapatıp,sudan geçirilmiş borcama dökelim.
Cevizi tatlımızın üzerine serpip kaşığın arkasıyla bastırarak tatlının içine gömülmesini sağlayalım.
Soğuyana kadar oda sıcaklığında soğuduktan sonra da 1 saat kadar buzdolabında bekletip dilimleyerek servis yapalım.
Afiyet olsun.

Not : Tarife ve malzemelere bakarak un helvası kıvamında bir tatlı olacağını düşünebilirsiniz ama bildiğimiz helvadan çok farklı jöleye daha yakın kıvamda ve görüntüde bir tatlı oluyor.

28 Kasım 2007 Çarşamba

KABAK DOLMA

Daha önce de söylediğim gibi kabak bizim evde çok sevilen bir sebze.Daha çok yemeği yapılsa da,daha çok vaktimiz olduğunda dolmasını yapmayı tercih ediyoruz.Bu seferki dolmaları Esra yapmıştı. Arşivde bekleyen ve bundan sonra yayınlamayı düşündüğüm bir kaç yemek daha Esra'nın ellerinden çıktı.Anlayacağınız ben bu sıralar pek mutfağa giremiyorum.Uzun uzun mutfakta kalmak,denemeler yapmak için sadece haftasonum var zaten. Kasım ayında 3 haftasonunda arkadaşlarımın düğünü için şehirdışında olmam gerekti.Mutfak işleri de Esra'ya kaldı,tabi sadece mutfak işleri değil tüm ev işleri :)) Neyse Esra'ya teşekkür etmek isterken konuyu iyice dallanıp budaklandırdım.Kabak dolmasıyla ilgili bir diğer söylemek istediğim de,kabakların oyarak çıkarttığımız içini mücver,börek ya da kıymalı kabak olarak değerlendirebilirsiniz. Afiyet olsun...


Malzemeler :

5 adet kabak
20 yemek kaşığı pirinç (her yarım kabak için 2 yemek kaşığı,kabaklar küçükse daha az da olabilir)
1 çay bardağı sıvı yağ
1 adet orta boy soğan
2 diş sarımsak
1 yemek kaşığı + 1 tatlı kaşığı domates salçası
250 gram kıyma
1 tutam kıyılmış dereotu
Tuz,karabiber,pulbiber isteğe göre diğer baharatlar
1-2 adet domates (ağzını kapatmak için)

Yapılışı :

İlk olarak içimizi hazırlayalım.

Bunun için pirinçleri yıkayıp diğer malzemeleri hazırlayana kadar ılık suda bekletelim.
Soğanları küçük küçük doğrayıp sıvı yağda kavuralım, kıymayı ekleyip kıymalar pişene kadar arasıra karıştırarak kavurmaya devam edelim.
Salçayı, tuzu, baharatları ve yıkayıp süzdüğümüz pirinçleri koyup karıştıralım.
1 çay bardağı sıcak su ilave edip suyunu çekene kadar pişirelim.
Kabakları soyup ortadan ikiye keselim ve içlerini oyalım.
Oyuklara hazırladığımızdan içten, 2/3ünü dolduracak şekilde koyalım.
Ağzına kestiğimiz domateslerden kapatıp sıkı bir şekilde tencereye dizelim.
Eğer tencerede boşluk kalırsa buralara soyulmuş patates yerleştirebilirsiniz.
Kabakların yarısına gelecek kadar 1 tatlı kaşığı domates salçası ile hazırlanmış sıcak su koyup orta ısılı ocakta kabaklar yumuşayana kadar pişirelim.
Eğer pişerken suyu azalırsa,sıcak su ilavesi yapabilirsiniz.
Afiyet olsun.

24 Kasım 2007 Cumartesi

KAYNANA ÇATLATAN TARİFLER ETKİNLİĞİ : PROFİTEROL


Kayınvalidemi kendi annemden ayırt etmem,o da beni kendi kızı gibi sever,nazar değmesin çok güzel bir ilişkimiz var.Ama etkinlik konusunun orjinalliğini ve özellikle logosunu çok sevdim :)) Zaten uzun zamandır yayınlamayı düşündüğüm profiterol tarifiyle katılmaya karar verdim. Her ne kadar tarif anneme (yani o da bir kaynana) ait olsa da etkinlik için uygun bir tarif gibi geldi bana :)) Evsahibemiz Sevgili Lale'ye de konu seçiminden dolayı teşekkür ediyorum ve başarılar diliyorum.

Ben mümkün olduğu kadar ayrıntılı anlatmaya ve fotograflamaya çalıştım,umarım başarılı olmuşumdur. Uzun ve zor gibi görünse de insan zamanla pratiklik kazanıyor ve hiç zorlanmıyor. Bir kere denemekle hiç birşey kaybetmezsiniz ;)


Malzemeler :

Hamuru için :
125 gram margarn
1 su bardağı un
1 su bardağı su
2 yemek kaşığı toz şeker
4 aet yumurta

Beyaz kreması için :
1 kg süt
125 gram margarin
1 su bardağı un
1 su bardağı toz şeker
1 paket vanilin

Kakaolu sos için :
1,5 su bardağı süt
2 yemek kaşığı nişasta
50 gram margarin
1 su badağı toz şeker
3 yemek kaşığı kakao

Yapılışı :

İlk olarak hamurunu hazırlayalım.
Bunun için suyu bir tencereye koyup içine margarin ve şekeri koyalım.
Margarin eriyene kadar karıştıralım.
Margarin eridikten sonra unu ekleyip topaklanmaması için hızlı hızlı karıştıralım.
Karışım koyulaşıp hamur kıvamını alınca ocaktan alalım.
Bu karışım soguyana kadar bekleyelim ve soguduktan sonra teker teker yumurtaları kırıp karıştıralım.
İlk yumurtayı kıralım, yumurtayı iyice yedirip daha sonra ikinci yumurtayı kıralım.
Yumurtaları tek tek kırmazsak istediğimiz gibi kabaran bir hamur elde edemeyiz.
4 yumurtayı da kırıp hamura yedirince, hamurdan tatlı kaşığı yardımıyla cevizden daha küçük parçalar alıp yağlanmamış fırın tepsisine aralıklı bir şekilde dizelim.
Hamur çok kabaracağından, mümkün olduğu kadar küçük parçalar alıp aralıklı dizelim.
Size büyüklük için fikir vermesi açısından şöyle diyebiliriz;50-55 tane parça elde etmeniz gerekiyor.
Bütün amuru bu şekilde hazırladıktan sonra 180C ye ısıtılmış fırında hafif pembeleşinceye kadar 30 dakika civarında pişirelim.



Hamurumuzun pişmesine 10 dakika kala iç(beyaz) kremamızı hazırlamaya başlayalım.
Bunun için; sütü bir tencereye alıp şeker ve unu ekleyelim.
Topaklanmaması için sürekli karıştırarak kaynayıncaya kadar pişirelim.
Kaynayınca margarin ve vanilini koyup kıvamı koyulaşınca ocaktan alalım.
Mikserle 2-3 dakika çırpıp hem daha çabuk soğumasını sağlayalım hem de topaklanmalar varsa bunları parçalamış olalım.
Daha sonra kremadan bir pasta enjektörüne doldurup fırından çıkan hamurların içine sıkalım.
Krema hazır olana kadar hamru fırından çıkartmazsanız daha iyi olur,ani sıcaklık değişiminden dolayı hamur sönebilir.



Kremayı hamurların içine sıkma işlemi bitince, üzeri için kakaolu sosu hazırlayalım.
Bunun için; sütü bir tencereye alıp nişasta,kakao ve şekeri ilave edelim.
Kaynayana kadar karıştırarak pişirelim.
Kaynayınca margarini ilave edelim ve karıştırmaya devam edelim.
Margarin eriyince ocaktan alalım ve içlerini kremayla doldurduğumuz hamurların üzerine dökelim. (Bu miktarda sosla görünüm fotograflarda gördüğünüz gibi oluyor. Eger daha yoğun soslu isterseniz sosun yapımında kullanılan malzemeleri 2 katına çıkartabilirsiniz.)
Daha sonra dilediğimiz şekilde servis yapalım.
Afiyet olsun.

23 Kasım 2007 Cuma

MAKARNA SALATASI


Geçen akşam eve gittiğimde değişik birşeyler yapmak istedim. "Bu mu değişik?" diye bir soru geçiyor olabilir aklınızdan ama çoktandır makarna salatası yemiyorduk :)) Ayrıca buzdolabında bana "artık beni kullan yoksa çürüyüp gideceğim" diye bakan bir çift havucu, kavanozun dibinde "gün gelir de bizi de yer mi acaba?" diye bekleyen kornişonları ve "önce konserveydik,şimdi deep freeze bekler olduk,biz ne zaman yemek olacağız?" diyen bir avuç bezelyeyi kurtarma operasyonu oldu bu salata. Eger daha önceden bu niyetle yola çıksaydım,daha bol malzemeli olabilirdi ama bu kadar lezzetli olur muydu bilmem :))
Salatanın bir kısmı ertesi güne kaldı,streç filmle kapatıp dolaba kaldırmama rağmen yoğurdu azalmış gibiydi,biraz daha yoğurt ekledim ve üzerine sıvı yağ ve biber salçasından oluşan bir sos hazırladım. Aynı salatayı iki farklı tatla yemiş olduk.
Sizin de kurtarılmayı bekleyen malzemeleriniz varsa buyrun makarna salatasının tarifine :))


Malzemeler :

Yarım paket fiyonk ya da düdük makarna
2 adet orta boy patates
2 adet havuç
1 su bardağı konserve bezelye
4-5 adet kornişon turşu
1,5 su bardağı yoğurt
1 çay bardağı mayonez
Tuz ve kuru nane
Yapılışı :

İlk olarak havuçları küp küp doğrayıp tencereye alalım.
Üzerini geçecek kadar su ve az miktarda tuz koyup orta hararetli ocakta haşlamaya başlayalım.
Havuç haşlanırken biz patatesleri soyup küp küp doğrayalım ve su kaynadıktan 10 dakika sonra patatesleri de havuçların olduğu tencereye ilave edelim.
Havuç patatese göre daha geç piştiği için önce havucu haşlamaya başladık.
Dilerseniz havuç ve patatesi ayrı ayrı tencerelerde de haşlayabilirsiniz.
Eğer bezelyeyi de konserve değil de taze bezelyeden kullanacaksanız,en geç pişecek olan bezelye olacağından ilk bezelyeyi ocağa koymalısınız.
Sebzeler haşlanırken makarnayı da ambalajında belirtildiği gibi pişirelim ve süzelim.
Yapışmaması için bol soğuk sudan geçirelim.
Haşlanan sebzeleri bir kaba alıp ılıması için bekleyelim.
Sebzeleri haşladığınız suyu dökmeyip çorba yapımında kullanarak değerlendirebiliriz. Hem besleyiciliğinden hem de lezzetinden yararlanmış oluruz.
Makarna ve sebzeler ılırken yoğurt ve mayonezi salatayı yapacağımız kapta (tercihen derin) karıştıralım.
Daha sonra makarnayı,sebzeleri, küp küp doğranmış kornişonu ve kuru naneyi ilave edip,tuzunu damak tadımıza göre ayarlayıp karıştıralım.
Dilediğimiz şekilde süsleyip servis yapalım.
Afiyet olsun.

21 Kasım 2007 Çarşamba

BEZELYELİ PATATESLİ KÖFTE


Bu hem lezzetli hem de besleyici yemek Esra'nın ellerinden çıktı,bize de bayıla bayıla yemek düştü :)) Tarifine gelince,o da hemen aşağıda;

Malzemeler :

3 adet orta boy patates
1 su bardağı haşlanmış ya da konserve bezelye
250-300 gram kıyma
Tuz,karabiber,pul biber,kuru nane,kekik ve diğer baharatlar
1 ya da 2 dilim ekmek içi
4-5 yemek kaşığı sıvı yağ
1 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı salça
3-4 su bardağı sıcak su

Yapılışı :

İlk olarak köftemizi hazırlayalım.
Bunun için kıymaya tuz, baharatlar ve ekmek içini ilave edip iyice yoğuralım ve bir kaç saat buzdolabında dinlendirelim.
Çıkarınca tekrar yoğurup, küçük parçalar koparıp elimizde yuvarlayarak bir tepsiye koyalım.
Diğer tarafra patatesleri soyup küp küp doğrayalım.
Tencereye sıvı yağı koyup 1 yemek kaşığı unu ilave edelim ve unun rengi değişene kadar kavuralım.
Daha sonra karıştırmaya devam ederek 1 bardak kadar sıcak su ilave edelim.
Salçayı bu suda eritip geri kalan suyu da ekleyelim.
Patatesleri,köfteleri ve bezelyeyi ekleyip kısık ateşte pişirelim.
Afiyet olsun.

16 Kasım 2007 Cuma

PATLICANLI BÖREK


Patlıcanlı börek fikri ilk bakışta değişik gelse de tüm önyargılarınızı bir kenara bırakıp mutlaka denemelisiniz bence. Çıtır çıtır yufkanın içinde yumuşacık patlıcan ve onun tadına tat katan peynirin muhteşem uyumu...Hele bir de yanına tavşan kanı çayla dayanılmaz dörtlü :))
Ben peynirin tadını bazı şeylere çok yakıştırırım ve beraber tüketmek çok hoşlanırım. Bunların en başında zaten bir çoğumuzun yazın severek tükettiği karpuz geliyor.Daha sonra listemde patlıcan,kabak,kırmızı biber dolması,ıspanak gibi şeyler var.Yani ben bir nevi yoğurt niyetine, peyniri bir çok şeyle beraber tüketiyorum :)) Bu börekte de öyle yaptım,size çok da cazip gelmediyse peyniri malzeme listesinden çıkartabilirsiniz :))

Malzemeler :

6 adet yufka
1 çay bardağı sıvı yağ
1 su bardağı yoğurt(sulu olmalı,eğer değilse ¾ bardak yoğurda 1 bardak olacak şekilde su ekleyebilirsiniz)
Yarım paket kabartma tozu
1 adet yumurta (üzeri için)
Harcı için :
4 adet patlıcan
2 adet orta boy kuru soğan
1 tatlı kaşığı salça
4-5 yemek kaşığı sıvı yağ
1 su bardağı kadar ezilmiş tulum peyniri

Yapılışı :

Patlıcanları soyup küp küp doğrayalım.
10-15 dakika kadar tuzlu suda bekletip acısını alalım.
Soğanları yemeklik doğrayıp sıvı yağda kavuralım.
Salça,tuz ve dilersek baharat ekleyip patlıcanları ilave edelim.
Çok az sıcak su ekleyip patlıcanlar yumuşayıncaya kadar pişirelim ve soğumaya bırakalım.
Yufka katlarına sürmek için yoğurtla sıvı yağ ve abartma tozunu karıştırarak bir harç hazırlayalım.
Yufkamızın bir tanesini yağlanmış fırın tepsisine serelim.
Tepsiye büyük gelirse,fazlalıklar kenarlardan sarksın.
Yoğurtlu harçtan bir kaç kaşık koyup fırçayla sürelim.
Üzerine ikinci yufkayı tepsinin büyüklüğüne göre buruşturarak yerleştirelim ve yoğurtlu harçtan sürelim.
Üçüncü yufkaya da aynı işlemi uyguladıktan sonra patlıcanlı harcı güzel bir şekilde yayalım ve peyniri serpiştirelim.
Kalan yufkaları da diğerleri gibi yerleştirelim.
En son yufkayı tepsinin büyüklüğüne göre keselim.
En alttaki yufkanın sarkan kenarlarını kapatalım ve en üste kullanacağımız yufkayı kesince kalan parçaları yerleştirdikten sonra en son katı koyalım.
Kare kare dilimleyip çırpılmış yumurta sürelim.
180 C fırında üzeri kızarana kadar 30-35 dakika pişirelim.
Afiyet olsun.

14 Kasım 2007 Çarşamba

YE#28 : AYVA REÇELİ



Bu ayki etkinlik konusu "Geleneksel Kış Hazırlıkları" ve ev sahibemiz de sevgili Mahzun Prenses. Kendisine kolaylıklar diliyorum.

Benim tarifim ayva reçeli. Belki bir çoğunuz benzer şekillerde zaten yapıyorsunuz ayva reçelini,ben tamamen doğaçlama,tarif olmaksızın yaptım ama annemin yaptıklarını aratmadı :)) Tıpkı ayva tatlısındaki gibi çekirdeklerini de ilave ederek pişirdim ve çok hoş, pembeye yakın renkte bir reçel oldu.

Kış hazırlıkları kapsamında yapılabilecek daha önceden tarifini verdiğim biber salçası ve kırmızı biber turşusuna da mutlaka bakın bence,şimdiden afiyet olsun :))



Malzemeler :

6 adet ayva
5 su bardağı toz şeker
5 su bardağı su
1 yemek kaşığı limon suyu

Yapılışı :

Ayvaları yıkayıp soyalım, çekirdek yataklarını çıkarıp dilimleyelim.
Çekirdeklerini renk vermek için kullanacağımızdan atmayalım.
Her bir dilimi de ince ince doğrayalım.
Ayvaları bu şekilde hazırladıktan sonra kalın tabanlı bir çelik tencereye alalım ve üzerine 5 su bardağı ılık su koyalım.
Ayva çekirdeklerini yıkayıp temiz bir tülbent parçasının içine koyup bağlayalım.(Bu işlem için süzgeç kağıdı ya da poşet çayların poşetini de kullanabilirsiniz.)
Çekirdekleri de tencereye atıp orta ısılı ocakta kaynatalım.
Kaynadıktan 10 dakika sonra çekirdekleri çıkartıp şekerini ilave edelim.
Ara sıra karıştırarak ve eğer köpüklenirse üzerinden alarak 45 dakika kadar pişirelim. Bu süre ayvanın cinsine göre değişiklik gösterebileceğinden arasıra kontrol edip ayvalar yumuşayana kadar pişirelim.
Bu sürenin sonunda limon suyunu ekleyip bir taşım kaynatalım ve ocaktan alalım.
Kuru kavanozlara koyup ağzını kapatalım ve serin bir yerde muhafaza edelim.
Afiyet olsun.



12 Kasım 2007 Pazartesi

YUMURTALI ISPANAK KAVURMA


Bizde ıspanağın en çok sevilen hallerinden biridir bu yemek. Kış boyunca hemen hemen her hafta yapılır ve afiyetle yenilir.Siz de denemek istemez misiniz?

Malzemeler :

½ kg ıspanak
3 adet kuru soğan
1 tatlı kaşığı domates salçası
1 tatlı kaşığı biber salçası
½ çay bardağı sıvı yağ
3 adet yumurta (kişi sayısı fazlaysa yarım kg ıspanak için 5 yumurtaya kadar kullanabilirsiniz)
Pul biber,tuz,karabiber

Yapılışı :

Ispanakları temizleyip ince ince doğrayalım.
Diğer tarafta soğanları yemeklik doğrayıp sıvı yağda kavuralım.
Salçayı ve baharatları ekleyip bir kaç kez karıştıralım ve ıspanakları ekleyelim.
Hiç su ilave etmeden (ıspanaklar kendi suyunu salıyor) pişirelim.
Ispanaklar kavrulduktan sonra kaşıkla, kullanacağımız yumurta sayısı kadar oyuklar açalım ve yumurtaları bu oyuklara kıralım.
Üzerine pul biber serpip ağzını kapatıp yumurtalar katılaşana kadar pişirelim.
Sıcak sıcak servis yapalım.
Afiyet olsun.

10 Kasım 2007 Cumartesi

8 Kasım 2007 Perşembe

FIRINDA TAHİN HELVALI TATLI

Balığın üzerine yenebilen öyle pek fazla tatlı yok galiba,ya da bilinçaltımızda tahin helvası balıkla o kadar özleştirilmiş ki;başka bir kombinasyon düşünemiyoruz :))
Daha önceden internette gezinirken balıktan sonra yemek için tahin helvalı tatlı tarifleri görmüştüm ama nerde gördüğümü hatırlayamadım.Araştırmak için de çok vaktim olmayınca doğaçlama birşeyler yapmaya karar verdim. Biz sonuçtan çok memnun kaldık. Yalnız posiyonları küçük tutmama rağmen, balığı biraz fazla kaçırdığımızdan sanırım, tatlılarımızı zor bitirdik.Siz dilerseniz aşağıdaki tariften oranlamalar yaparak porsiyonları küçültebilirsiniz. Şimdiden afiyet olsun.

Malzemeler (1 porsiyon için) :

2 kibrit kutusu büyüklüğünde sade tahin helvası
2 yemek kaşığı tahin
2 yemek kaşığı pekmez
2 yemek kaşığı çekilmiş fındık
1 tatlı kaşığı limon suyu

Yapılışı :

Tahin helvesını çatalla ezip, limon suyuyla karıştıralım ve tatlıyı yapacağımız kabın dibine yerleştirelim.
Üzerine tahini ve pekmezi koyalım.
En üste fındığı serpiştirelim. 180C ye ısıtılmış dırında 12-15 dakika pişirelim.
Sıcak veya ılık olarak servis yapalım.
Afiyet olsun.

(Tatlının pişmemiş hali)

7 Kasım 2007 Çarşamba

HAMSİ TAVA

Haftasonu en yakın arkadaşlarımdan birinin, canım Oyamın, düğünü için Samsun’daydım. Bu düğün bir taşla bir sürü kuş vurmak oldu benim için; ailemi gördüm, arkadaşlarımı gördüm, yorucu da olsa 2 günlük tatil yapmış oldum ve bir de Bülent Baba(kayınpederim) nın aldığı denizden yeni çıkmış bu tazecik hamsileri getirdim :)))
Hamsiyi çok sevmemize rağmen tazeliğinden ve Karadeniz mi Marmara mı pek anlamadığımız için sık sık tüketemiyoruz. Bu Samsun seyahati iyi bir fırsat oldu. Dün akşam hamsiye doyduk desem yeri :))) Üzerine de tahinli bir tatlı yedik, tarifi tamamen doğaçlama,o an evde bulunan malzemelerle yapılmış ama lezzeti mükemmel,henüz isim bulamadığım bir tatlı :))) Onun tarifini de yarın paylaşacağım sizinle...

Malzemeler :

1 kg hamsi
1 su bardağı mısır unu
1 çay kaşığı karabiber
2 çay kaşığı pulbiber
1 tatlı kaşığı tuz
Sıvı yağ

Yapılışı :

Hamsileri temizleyip yıkayalım(temizleme işlemini balıkçılara da yaptırabilirsiniz).
Diğer tarafta mısır ununu tepsiye alalım ve içine tuzu ve baharatları koyup harmanlayalım.
Balığı kızartacağımız tavaya çok az (tavanın tabanını kapatacak kadar) sıvı yağ koyalım.
Hamsileri tek tek mısır unlu karışıma bulayıp fotograftaki gibi sıkı bir şekilde tavaya dizelim.
Yüksek ısılı ocakta önce bir tarafını kızartalım.
Daha sonra düz bir kapak yardımıyla ters düz edelim ve diğer tarafını kızartalım.
Bu aşamaları aşağıdaki fotoğraflardan takip edebilirsiniz.
Ters düz ederken, hamsileri kapaktan tavaya aktarmadan önce tavaya ilk baştaki kadar sıvı yağ koyarsanız daha lezzetli olur.
Afiyet olsun.

Hamislerin unlanıp tavaya dizilmiş hali (eğer daha küçük bir tava olsaydı,ortadaki hamsileri hiç yerleştirmek zorunda kalmazdım ve daha şık bir sunum olurdu).

Hamsiler kızarıyor. Üzerindeki kapak benzeri nesne, balığın yağ sıçratmadan kızarmasını sağlayan gözenekli bir yapıya sahip. Samsunlu arkadaşlarımızla yaptığımız balık partisinden sonra bize yadigar :))

Balıkları çevirmek için tavaya düz bir kapak kapatılır. Bu aşamada ve sonrasında dikkatli ve hızlı olmak gerekiyor.

Tavanın ters çevrilmiş hali. Bu noktada ben hızlı hareket ederken Esra fotograflamaya çalıştı ama hareket halinde olduğumdan netlik problemi olmuş,sahneyi tekrarlama şansımız da yoktu :))

Hamsiler kapak yardımıyla ters düz edilmiş durumda,sıra diğer tarafının kızarmasında...